Geçen aylarda Londra’da yatırımcı toplantıları yapan şu günlerde de bakanlık yerine seçim bölgesi olan Mersin’de vakit geçiren Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, CHP önderi ve Millet İttifakı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yatırım çekme vaatlerine devlet televizyonu olan, vergilerle finanse edilen TRT’de katıldığı yayında tenkitlerde bulundu. Bu tenkitlere Kemal Kılıçdaroğlu’nun verdiği yanıt ise toplumsal medyada gündem oldu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, seçimlerden sonra seçildiği takdirde Mersin milletvekili olacağından bu günlerde bakanlık yerine mesaisinin çoğunluğunu seçim bölgesinde geçiriyor.
Nebati, Aralık 2021’de vazifeye geldiği günden bu yana ekonomik datalara bakıldığında uzmanlar da seçim çalışmalarını çok gündeme getirmiyor. Lakin dün yapılan finans merkezi açılışının akabinde kamu kanalı TRT’nin programına konuk olan Nebati, seçimlerden sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’ye yatırım çekeceği telaffuzuna yanıt vermesiyle gündeme geldi.
Nureddin Nebati’nin TRT’de Kılıçdaroğlu’na yönelik sözleri şu biçimde oldu. ?
Bu kelamlara Millet İttifakı 13. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanıtı ise toplumsal medyadan ve sert oldu.
Nebati için ‘Kişi kendinden bilir işi’ diyen Kılıçdaroğlu’na yönelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi ve ‘Buna kim, niçin yatırım kelamı versin?’ tabirlerini kullandı. Nebati için ‘Ancak borç verirler’ diyen Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Ben oradayken sen bunu göndermiştin Londra’ya; bir tarafta bizim şampiyonlar ligi ekonomistlerimiz, başka tarafta bu. Doğal ki kimse takmaz bunu’ kelamlarıyla de dikkat çekti.
Yakın devirde yurt dışında yatırımcılara yönelik bürokratik pürüzlerin aşılacağını kendi üslubuyla anlatan Nebati, Kılıçdaroğlu’na karşılık verdi.
Sosyal medyada Nebati’ye yönelik kelamlar çok dikkat çekti.
Göreve geldiği günden bu yana iktisatta problemlerin aşikar olmasıyla dikkat çeken Nebati,
Söylemleriyle de sık sık gündeme gelirken,
İlk sefer kendisine yönelik sözlerle gündeme geldi.
Ekonominin seçim tercihlerinde öne çıkması beklenirken, 14 Mayıs seçimleri bir manada da milat olarak görülüyor.
“Kim kazanırsa kazansın” diye başlayan yatırım kurumlarının senaryolarında, nitekim de kim kazanırsa kazansın değişim kaçınılmaz görülüyor.
Millet İttifakının seçilmesi halinde iktisatta olağanlaşma öngörülürken,
Bunun da yabancı yatırımcılara cazip gelmesi halinde 2000’li yılların başında olduğu üzere öngörülebilir bir piyasada yatırım girişi olacağı varsayım ediliyor.
Sizce de Millet İttifakı seçilmesi halinde iktisatta yatırım çekmede başarılı olacak mı? Yorumlarda buluşalım.
