Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lideri Devlet Bahçeli, partisinin haftalık küme toplantısında gündeme yönelik açıklamalarda bulunuyor.
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
MÜHİM OLAN SAMİMİYET VE UĞRAŞ: İçi dışı, önü ardı fitne fesat yumağına dönen kimi siyasetçilerin çadır üzerinden sürdürdükleri iftira sağanağına karşın bölgeye günlük 10 bin üzerinde çadır sevk edilmektedir. Çarpıcı gerçekler gün üzere ortadadır. Devleti suçlayan güruh arka niyetlidir. Tıpkı anda hem vakitle hem de şiddetli kaidelerle gayret edilmektedir. Coğrafik alanımız çok geniştir. İster istemez kimi eksikliklerin ve yetersizliklerin vuku bulması olağandır. Önemli olan çalışmalardaki samimiyet ve çabadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti misyonunun başındadır, hiç kimse yalnız, kimsesiz ve sahipsiz değildir. Felaketten rant devşirmeye çalışanların arayışı tek sözle onursuzdur. İftira cephesine daima yığınak yapmaları ayıptır.
İÇ VE DIŞ TEMASLI ZİLLET KOMPLOSU: İçinden geçtiğimiz kırılgan günlerde Türk sporunu siyasi kutuplaşmanın içine çekmek için kıvrananlar, tarihi bir yanlışın tam ortasındadır. Geçtiğimiz hafta yapılan birtakım maçlarda ‘Hükümet istifa’ bağırtısının koro halinde seslendirilmesi, sarsıntılarda hayatını kaybedenlere saygısızlıktır. Türk futbolunu lekelemeye, siyasallaştırmaya çalışanlar alçakça bir kurgunun içindedir. Hükümeti istifaya davet etmek, bir avuç fanatik ve holigan kümeye sipariş verilmiş iç ve dış kontaklı zillet komplosudur. Herkes yerini, yurdunu, haddini bilmelidir.
MEYDAN OKUYANLAR TESPİT EDİLMELİ: Tribünler çürük siyasi sloganların atılacağı yerler olamaz. Devlete ve millete meydan okuyanların tespiti yapılmalı, Türk sporu düştüğü karanlık dehlizden çıkarılmalıdır. Bu amaç gerçekleşinceye kadar gönül verdiğim Beşiktaş üyeliğimden ayrıldığımı tekrar etmeyi sorumluluk duygusu olarak addediyor. Bundan bu türlü ben artık Karagümrüklüyüm.
BOZUK ÇEVRELER: 126 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesini asıl manasından koparanların ya okuma manaya özürleri vahim boyutlardadır ya da iflah olmaz bir ihanet salgınına yakalandıkları açıktır. Bunların, 1 yıl içinde konutların yapılıp tespit edilecek olmasından ötürü ödleri kopmaktadır. Bunlar milletimizin acısına üzülmeyen, ülkemiz için tertip edilmiş beşinci kol faaliyetlerinde sıraya dizilen bozuk çevrelerdir.
EDEPSİZ, KEMİKSİZ, CİĞERSİZ…: Ne orta bu kadar devlet ve millet düşmanı türemiştir. Gocunanlar olabilir ancak bu soruları sormayalım mı? Seriye bağlanan önyargılar, serpiştirilen nifaklar, seviyesizlikler… Geçmişte CHP’den milletvekili seçilen bir kalem sahibi işgal ettiği bir gazete köşesinde 23 Şubat’ta şöyle yazmıştır: “Depremin üzerinden iki hafta geçti. Beşerler hala başını sokacak çadıra muhtaç. Gördük ki çadır devleti bile değiliz”. Türkiye’yi çadır devletinin bile aşağısına çekmeye çalışan bu sapık milletvekili ve çürük köşe muharriri edepsizdir, kemiksizdir, ciğersizdir, vicdanını da kin ve nefret sarmıştır. Utanması, ar etmesi gereken bu utanmaz devlet ve millet karşıtlarıdır.
KILIÇDAROĞLU KOMADADIR: Zelzele bölgesinde tek bir çadır olmadığını argüman eden rezil bir ideolojik saplantının iftirasıdır. Bir kere olsun insan olmayı, acılarımızı paylaşmayı, erdemli olmayı başaramıyorlar. Tıpkı palavraya CHP Genel Lideri da eşlik etmiştir. O denli anlaşılıyor ki Kılıçdaroğlu komadadır. Aklını ve siyasi ahlakını taşeronu olduğu mihraklara devretmiştir. Tek ayakta 40 palavra söyleyen, devamlı karamsarlık aşılayan CHP Genel Lideri’nin kendi içinde vahim çelişkilere boğulduğu ortadadır. Vücudu burada ruhu Türkiye düşmanları elinde. Bu zat bilmiyor olabilir ancak acımız da sevincimiz de birdir. Bu türlü gelse bile bu türlü gidemez, bu Kılıçdaroğlu’ndan da hiçbir şey olamaz. Sayın Kılıçdaroğlu, aday olmak Türk milletine hürmetten çok mu önceliklidir? CHP ismine cumhurbaşkanı seçimi konusunda yetki alman neyi değiştirecek? Evvel ülkem diyemiyorsan ne oturuyorsun Aziz Atatürk’ün koltuğunda? Hiç mi mahcubiyet duymuyorsun?
İP LİDERİ KILIÇDAROĞLU’NA ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERDİ: Görülüyor ki cumhurbaşkanı adayının kim olacağı, nasıl olacağı, uzlaşmanın nasıl sağlanacağı bir numaralı gündem bahisleridir. İP’in lideri Altılı Masa’nın noter fonksiyonu görmediğini üst perdeden söz ederek seçilecek aday vurgusunu ısrarla tekrarlamış, Kılıçdaroğlu’nda çatık kaşlarla aba altından sopa göstermiştir. Bu ortada Altılı Masa müdavimi birtakım parti liderleri da şimdiden başkanlık dağıtımını bile yapmışlardır. Dertleri ikbaldir, sancıları koltuk ve makamdır.
ALTILI MASA ENKAZIN ALTINDAN KALKAMAZ: Zillet İttifakı’nın aday belirleme süreci sarpa sarmıştır. Bir masa etrafında anlaşmaktan aciz olanların Türkiye’yi yüksek maksatlara götürmesi hayal mahsulüdür. Aday kim olursa olsun artık kıymetsiz ve bedelsizdir. Türkiye fevkalâde bir periyottan geçmektedir, önümüzde tekrar ayağa kaldırılacak 11 ilimiz vardır. Bu amaç önümüzde 1 yıl içerisinde gerçekleştirilecektir. Altılı Masa enkazın altından kalkamaz, yaraları saramaz, tek bir adım dahi atamaz. (HABER MERKEZİ)